YOLSUZLUK BEKA SORUNUDUR BEYLER...
YOLSUZLUK BEKA SORUNUDUR BEYLER...
Hırsızlık, yolsuzluk ,talan, rüşvet, sahtekarlık, dolandırıcılık...Gücü nispetinde soyuyorlar devleti. Valiliklerde, belediyelerde, üniversitelerde, okullarda, hastanelerde, gümrüklerde, hırsızlık, rüşvet, ihaleye fesat, zimmet, görevi kötüye kullanma almış başını gidiyor. Yüksek sesle konuşuyor, 30 yıldır yolsuzluk yazan basın emekçisi olarak yazıyorum bu satırları size. Dolu, dolu, yaşadığım, bizzat gözlerimle gördüğüm somut örnekler yazdırıyor bunları bana.
GÜCÜ NE KADARSA
Herkes gücü nispetinde soyuyor devleti. Hem de devletin bünyesindeki kurum, kuruluşlar üniversiteler, hastaneler soyuyor devleti. Hemen her kesimden görevli çarkın içerisinde. Soyan ve soygunu denetleyecek olan aynı çarkın dişlisinde, dişlinin kolu siyasetin, siyasetçisinin elinde. Sağcısı da solcusu da soyuyor memleketi sağcılık ve solculuk değerlerinin altına sığınarak. İşin acı mı acı tarafı soyan soyduğuyla kalıyor, insanımız fakirleşirken hırsız zengin oluyor. Çoğu kravatlı hırsızlık yapanların. İsimlerinin önünde müdür, belediye başkanı, başhekim, profesör, öğretim üyesi , doktor, hastane sahibi, okul sahibi, siyasetçi yazıyor. Soyuyorlar devleti gücü ne kadar ederse.
ÇATIR ÇATIR SOYUYORLAR DEVLETİ
Enflasyonla mücadele, asgari ücret, emekli, öksüz, fakir, fukara, şehit yakınının maaşında yapılacak artış yolsuzluk önlenmediği süreçte vaatin, aldatmanın dışına çıkmaz. Bunu siyasiyasetçi iyi bilir ama vatandaşta biliyor artık. Yaşadığımız süreçte yolsuzluk önlenmezse yoksulluktan dağılan aileleri, fuhuş, gasp olaylarını, çocukların hayvan damı gibi evlerinde yanarak ölmesini , kalitesiz insanların para saçtıkları videoları daha çok görür ,okuruz gazete manşetlerinde. 1 liralık sağlık kitini 400 liraya (İzmir dahil Türkiye çapında) devlete iteleyen, adının önünde profesör, başhekim olan hırsız muamelesi yapılmadıktan sonra, siyasetçi zırhını üzerine giymiş, Seferihisar'da, Çeşme'de, Urla'da 'HOBİ' bahçesi yapacağım, 'EKOLOJİK' tarım yapacağım diyerek rezidans yapanlara 'dur' denilmedikten sonra, bu ve benzeri hırsızlara lojistik destek veren o belediyelerdeki kamu görevlilerine kelepçe takılmadıktan sonra, içi boşaltılan belediyelerin başkanları ellerini kollarını sallayıp Avrupa'da şehirden şehire gezdikten sonra, başhekimi olduğu hastaneye önce milyonlarca liralık malı alıp dört ay sonra ihalesini yapan üstelik hipokrat yemini etmiş sözde doktor soyguncuya, talancıya 'gel bakalım şöyle' denilmedikten sonra, tüm bunları denetleme görevli denetçi yolsuzluk çarkının bir parçası olduktan sonra, ilçe başkanı şoförünün ibanını rüşvet almak için vatandaşa attıktan sonra, depremden zarar gören onlarca okulun yapımı için ihale tarihinden önce okulların inşaatına başlayan valilik çalışanlarının devletin iyi niyetini hırsızlığa çevirmesini önlemedikten sonra, dernek, cemaat, vakıf görüntüsü adıl altında bağa, bahçeye, ormana çökenlere dur denilmedikten sonra, 80 yaşındaki vatandaşın eğitime şartlı bağışladığı deniz manzaralı evi üzerine geçirenlere devletin tokadını patlatmadıktan sonra, altın ile rüşvet alınan gümrüğün müdürünü al aşağı etmedikten sonra, tonlarca uyuşturucuyu geçtiği sınır kapısında değil de Ankara'da yakaladıktan sonra işin özeti hırsız yaptığı hırsızlıkla kaldıktan sonra hiçbir şey düzelmez bu ülkede.
MİT KOORDİNESİNDE
Yolsuzluk pimi çekilmiş el bombası gibidir, bombanın pimi gariban halkın elindedir. Yolsuzluk aynı sınırlarımızın ötesindeki terör örgütlerine karşı girilmesi gereken kaçınılmaz bir harekat benzeridir. Çünkü her ikisi de bekaa sorunudur. Suriye, K.Irak, Mavi Vatan ülkenin bekası için ne kadar önemliyse yolsuzlukla mücadele etmekte bu ülkenin bekası için çok önemlidir. Acilen, çok acilen özel bir birim oluşturulmalıdır ülkede. MİT koordinesinde savcılardan, deneyimli polis şeflerinden, jandarma komutanlarından, bilirkişilerden, müfettişlerden bir birim kurulmalıdır acil, acilen. Önce yolsuzluğun mimari, kolaytırıcısı, kamufle edicisi siyasetçinin eli kırılmadır acil, acilen. Nasıl mı? İyi bir örnek vereyim size. Aynı külçe altın kaçakçılığı yaptığı iddia edilen üç milletvekilinin ellerinin kırıldığı gibi. Ülkenin sorunu, sorunları çok. Yolsuzlukla mücadeleye yeterli süre ayrılmıyor yada yolsuzluğun boyutları henüz fark edilmedi. Ama hepimiz şunu çok iyi bilmeliyiz ki, yolsuzluk bir beka sorunudur ve acil, acilen devletin el atması gereken elzem bir konudur.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.