EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar “Üç yüzyılı aşkın süre boyunca devam eden toprak kaybına en güçlü meydan okuyuş olan 30 Ağustos Zaferi, ayrıca ekonomik ve sosyolojik olarak yok edilmek istenen bir milletin de dirilişinin miladıdır” dedi.
30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 99. yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayınlayan Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar “Son yıllarda savaşlardan, terör olaylarına, mülteci dalgasından pandemiye kadar küresel ölçekte adeta insanlık tarihinde nadir rastlanacak derecede zorlu bir dönemden geçiyoruz. Sınır coğrafyamızda yaşanan çatışmalar ve ortaya çıkardığı mülteci dalgası küresel bir mesele haline gelirken, yaklaşık iki yıldır dünyanın mücadele ettiği pandemi süreci, sağlık sistemlerinden ekonomiye ve eğitime kadar tüm prensiplerimizi sorgulamamızı ve kökten değiştirmemizi gerektirdi” dedi.
Gelişmişliğin ülkedeki konuları çözmede en önemli etken olduğunu vurgulayan Başkan Yorgancılar “Birbirinden çok farklı alanlarda ortaya çıkan tüm sorunların çözüm yaklaşımlarında ortak bir nokta var ki; sorunları aşabilmeniz için bağımsız, güçlü, değişimlere uyumlu; kısacası “muasır medeniyetler seviyesine ulaşmış bir ülke” olmanız gerekiyor. İşte bu noktada 30 Ağustos Zaferi, muasır medeniyetlere ulaşma gayesinin simgesi olarak, çağları aşan bir nitelikle karşımıza çıkıyor. Zira, 30 Ağustos eşsiz bir askeri zafer olmasının yanı sıra; güçlü, bağımsız, laik bir Cumhuriyete açılan kapıdır. Üç yüzyılı aşkın süre boyunca devam eden toprak kaybına en güçlü meydan okuyuş olan 30 Ağustos Zaferi, ayrıca ekonomik ve sosyolojik olarak yok edilmek istenen bir milletin de dirilişinin miladıdır. Atalarımızın, yokluklar içerisinde canlarını ortaya koyarak kazandıkları bu zaferin mimarı, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm şehit ve gazilerimizle, kahraman milletimizi minnetle anıyorum” diye konuştu.
Dünya tarihinde altın harflerle yer almamızı sağlayan bu zaferin, bugün bizim için olduğu kadar insanlık için de çok önemli bir miras olduğunu belirten Yorgancılar şunları söyledi: “Bakınız, bugünün dünyasında bir tarafta bilimle insanlığa önderlik eden ve aşıyı bularak pandemiyi sonlandırmaya çalışan ülkeler varken, bir tarafta da insanlık haklarının esamesinin bile okunmadığı, insanların canını kurtarmak için uçak tekerinden medet umduğu örnekler var. İşte, biz bugün uçak tekerine tutunanların değil de, aşıyı bulan Türk bilim insanları safhasında yer almayı başardıysak, bu tamamıyla Atatürk’ün ve Onun kurduğu tam bağımsız, laik, bilimi referans alan Cumhuriyetin eseridir.
Bu eseri korumak da, özellikle genç nesillerimiz açısından en büyük borcumuzdur. Nitekim bu kadar belirsizlik ve risklerle dolu bir küresel gündemde, geleceğe sadece bağımsız, güçlü, bilimle ve liyakatle idare edilen ülkeler erişebilecektir. Cumhuriyet mirasını en iyi şekilde korumamız ve muasır medeniyetler seviyesine ulaşma gayesine her zamankinden daha sağlam sahip çıkmamız temennisiyle, 30 Ağustos Zafer Bayramı’mızın 99. yılını gururla kutluyorum”