Polat yayımladığı mesajda, “Aleviler’e yapılan baskı ve zulüm tarihte belirli zamanlarda tekerrür etmiştir. Son örneği 2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas'ta Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında Madımak Oteli'nin kuşatılıp yakılmasıyla karşımıza çıkmıştır. Katliamda şehirde bulunan 33 Alevi yazar, ozan ve aydın ile iki otel çalışanı otelin yakılması sonucu hayatını kaybetmiştir. Bu katliam Türkiye tarihine kara bir leke olarak sürülmüştür.” dedi.
“ANLIK BİR REFLEKS DEĞİLDİ!”
Polat “Sivas’ta yaşananlar anlık bir refleks değildi, uzun bir hazırlık evresinin sonucu olduğu, katliamdan sonra ortaya çıkan bilgiler, belgeler ve tanıkların ifadeleriyle kesinleşti. Sivas’taki gerici basın, etkinliği düzenleyenleri ve katılımcıları tehdit eden manşetler atıyordu. Bu katliamı gerçekleştirenler günler öncesinden açıkça bildiri dağıtarak katliam çağrısı yapmıştır. Bütün bunlar, katliamın devletin bilgisi dahilinde ve son derece planlı bir biçimde hayata geçirildiğini göstermekteydi. Şeriatçı grup tarafından ‘Cumhuriyet gidecek, şeriat gelecek’, ‘Şeriat gelecek, zulüm bitecek’, ‘Kahrolsun laiklik yaşasın şeriat’ sloganları atılıyordu. Devlet tüm bu yaşanan gelişmelere bir grup şeriat sevdalısının gazını almak için göz yummuş, güvenlik önlemlerini yeteri kadar sağlayamamıştır. Sadece aydınlarımıza saldırmakla kalmayan bu grup, Atatürk heykelini sökerek, yerlerde sürüklemiştir. Türkiye tarihinin en karanlık ve kanlı olaylarından biri olarak anılan bu katliam aslında cumhuriyetimize dolayısıyla laik ve demokratik düzene yapılan alçakça saldırıdır.” ifadesinde bulundu.
“KATİLLERİN AVUKATLARI ÖDÜLLENDİRİLDİ!”
Polat, “Sivas Katliamı insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Katliamda yaşamını yitiren insanların büyük çoğunluğu hem Alevi hem de sol düşünceleri savunan insanlardı. Katliamı gerçekleştirenleri savunan birçok avukatın AKP döneminde siyasi alanda önemli görevlere getirildiğini biliyoruz. Sanıkların avukatları AKP tarafından bakan, milletvekili, belediye başkanı, anayasa mahkemesi üyesi, baro başkanı ve çeşitli kurumlarda müdür yapılarak ödüllendirilmişlerdir.” dedi.
“KATLİAM SONRASI ANALAR BABALAR ÇOCUKSUZ, ÇOCUKLAR ANASIZ BABASIZ KALDI!”
Polat “Katliam sonrası analar babalar çocuksuz, çocuklar anasız babasız kaldı. Acılarımız da sevinçlerimiz de ortak. Toplum olarak ihtiyacımız kutuplaşmak değil sevgi, barış ve hoşgörü ile birlikte yaşamaktır. Türkiye’de ciddi bir travma yaratan bu katliamı aşabilmek için hepimizin birlik ve beraberlik içinde olması gereklidir. Bu acıların bir daha yaşanmamasını temenni ediyor, Sivas’ta yitirdiğimiz aydınlarımızı 26 yıl sonra bir kez daha saygı ile anıyorum."dedi.