İzmir İş Kadınları Derneği (İZİKAD) 8 Mart Dünya Kadınları Günü kapsamında İzmirli ve Belçikalı İş Kadınlarını bir araya getirdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin destekleri ile İzmir Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen etkinlikte, iş kadınları bilgi ve tecrübelerini paylaştı.
Etkinlikte açılış konuşmasını yapan İZİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Betül Sezgin, bu çalışma ile İzmirli iş kadınları olarak iki ülke arasında bir köprü kurmayı amaçladıklarını söyledi.
“Temel atıyoruz”
Daha sonra birlikte yapılacak olan ticari faaliyetlerin temelini attıklarını dile getiren Sezgin, “8 Mart çok özel bir gün. Kadınların kendi haklarına daha çok sahiplenmesi gereken farkındalık günü. Biz de bu gün kapsamında iş kadınlarının birlikte iş yapabilmesine zemin hazırlamak için bu etkinliği gerçekleştirdik. Her türlü fikir ve dayanışmaya hazırız. Bu etkinliğin iki ülke arasındaki kültürel ilişkileri de güçlendireceğine inancımız tam” diye konuştu.
“Kadınların çalıştığı şirketler daha güçlü oluyor”
Belçika Büyükelçisi Paul Huynen ise 186 ülkenin toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili çalışmalara başladığını söyledi. Bu konuda bazı ilerlemelerin olduğunu ancak yetersiz olduğuna işaret eden Huynen, “Bu konuda çok yol kat ettik ancak hiçbir ülke anlamlı bir şekilde kadınların iş hayatına katılımını gerçekleştirmedi. Evde, iş yerinde, toplumda bu çalışmalara devam edilmeli. Kadınların çalıştığı şirketler daha güçlü oluyor, cinsiyet eşitliği ekonomi için de çok önemli” dedi.
“İşlerin sadece yüzde 5’ini kadınlar yapıyor”
Türkiye Brüksel Bölgesi Ekonomi ve Ticaret Müşavirliği Ofisi Başkanı Stefano Missir di Lusignano da Brüksel ile İzmir arasında diyalog oluşturmayı amaçladıklarını belirterek, “Kadınların kariyer hayatlarında karşılaştıkları zorluklar ve fırsatlar için bilgi alışverişi yapmak istedik. İki büyük şehrin kadınlarının işbirliği için neler yapabileceğimizi konuşuyoruz. Son zamanlarda birçok ülkede yapılan araştırmalara göre, dünya üzerindeki işlerin sadece yüzde 5’i kadınlar tarafından yapılıyor” dedi.
“Cinsiyet eşitliği stratejisi oluşturan şirketler daha başarılı”
Etkinlik kapsamında moderatörlüğünü Dünya Gazetesi-TR Monitör Baş Editörü Hüsniye Güngör’ün yaptığı 3 panel gerçekleştirildi. Kadın Girişimcilere Yönelik Devlet Teşvikleri ve Kadınlara destek Amacıyla Alınan Önlemler başlıklı panelde konuşmacı olan European Women on Boards Belçika Büyükelçisi Chantal Vervaeke, “Kadınları karar verme mekanizmalarında yer almaya teşvik etmeyi amaçlıyoruz. Şirketlerdeki yüksek pozisyonlarda kadın sayısı az. Avrupa’da üniversitelerde kadın öğretim üyelerinin oranı yüzde 50 ancak şirketlerde sadece yüzde 7’dir. Cinsiyet eşitliği stratejisi oluşturmuş şirketlerin ise daha başarılı olduğunu görüyoruz” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyon Başkanı Avukat Nilay Kökkılınç, ise “Toplumsal cinsiyet eşitliği ilk İhtisas komisyonlarından biri. Görüyoruz ki toplumsal cinsiyet eşitliği kavramını duyurabilmişiz. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bir kadın bir erkek seçilmesinin sağlanması için fermuar sistemi için bir kanun teklifi verdi. Umuyoruz ki gerçekleşir” diye konuştu.
“Potansiyeli olan alanlara kadınlar girmeli”
Kadın Liderliği ve Yönleri başlıklı panelde konuşmacılarından, Türkiye-AB İş Dünyası Diyaloğu Proje Direktörü Oya Ersöz, de Avrupa’da kadınların nüfusun yüzde 52’sini oluştursalar da sadece yüzde 30’unun kendi işini kuranlardan oluştuğunu belirtti. Dolayısıyla ekonomik büyümede kadınların daha az temsil edildiğini açıklayan Ersöz, Çok yer verilmemiş ve potansiyeli olan alanlara kadın girişimcilerin girmesini istediklerini kaydetti.
Tipik aile şirketi özelliklerine sahip olduklarını ama diğerlerinden ayıran en önemli özelliğin özellikle ikinci kuşağın kadınlardan oluşması olduğunu söyleyen İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Neşe Gök, “Şirketimiz 2003 yılından beri de kadınlar tarafından yönetiliyor. İnsan kaynaklarında kadın sayısı çok fazla ve çalışanın başarılı olması demek insan kaynaklarının başarılı olması demektir” dedi.
“Çok kültürlülük girişimciliğe tahammül göstermektir”
Kadın Girişimciliği ve Kültürler arasılık başlıklı panelde konuşan Belçika Kadın Girişimciler Derneği Başkanı Beatrice Delfin Diaz, “72 yaşındaki derneğimiz bir erkekler savaştayken şirketin dizginlerini ele almak zorunda kalan bir Fransız kadın tarafından kuruldu. Kadın işbirliği yaratmayı hedefleyen derneğimiz birbirimize yardım etmek için var. Ayrıca yılda iki kez devlet yetkilileri ile bir araya gelerek çözüm önerilerimizi iletiyoruz” şeklinde konuştu.
“Birçok projeyi hayata geçirdik”
İzmir’in çok göç aldığını ve bu sayede çeşitliliği sağladığını bunun güzel bir şey olduğunu belirten İZİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Betül Sezgin ise şöyle konuştu: “ Biz bunu çok önemsiyoruz. Farklı olmak demek kötü bir şey değil. Farklı enstrümanlar, farklı sesler getirir. Bizim 80 Üyemiz var. Farklı sektörlerden farklı iş kollarından. İZİKAD olarak mümkün olduğu kadar iş hayatındaki kadının yerini güçlendirmek istiyoruz. Kadınların her alanda aktif olmasını sağlıyoruz. Bu alanda birçok projeyi hayata geçirdik. Bundan sonra da tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Argemon Proje ve Sargon Art Kurucusu Canan Öztürk de, “İzmir, 8 bin yıldır Avrupa’ya açılan bir köprü. Çok kültürlülük açısından İzmir bir adım önde. Çok kültürlülük girişimciliğe tahammül göstermek ve farklıkları kabul etmektir. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ekonomiye büyük katkı sağlıyor, ayrıca daha anlayışlı ve kültürlü bireyler yetiştirmeye katkıda bulunuyor.