Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu 22 Şubat Cumartesi günü yapacağı Kuzey Ege Otoyolu açılışına davet etmesi üzerine, pazar daveti yapan CHP İl Başkanı Deniz Yücel'e mevkidaşı AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli'den tepki geldi. Yücel'e davet edenle edilenin makamlarını hatırlatan Sürekli; "Yanıt Genel Başkanları Sayın Kılıçdaroğlu'ndan gelmeliydi. Temsilcisi olarak açıklama yapmayı hak görmüşse de; Cumhurbaşkanımızın nerede olursa olsun vatandaşlarımızla bir araya gelmekten kaçacağını düşünmek büyük yanılgı. Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Sayın Erdoğan'ın davetine genel başkanları ne karşılık verir bilemem. Ama ben, mevkidaşım Sayın Yücel'i açılışımıza bizzat bekliyorum. Çünkü bu İzmir için duymamız gereken ortak bir heyecan." sözleriyle karşılık verdi.
Açıklamasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in Bergama Belediyesi'nden çıkarılan 3 işçi ile poz vererek 'yanınızdayım' mesajı vermesine de değinen Başkan Sürekli; Soyer'in işçi ve emek üzerinden şov yaptığını belirterek; "Kendi belediyelerindeki işçi kıyımlarına kayıtsız kalırken, Bergama'da haklı bir mesele üzerinden şov yapıyorlar. 'İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batıracaksın.' Karşındakine 'gözünün üstünde kaşın var' diyeceksen; önce kendin aynaya bakacaksın. Sayın Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın davetine icabet ederek açılışımıza katılırsa, belediye başkanlarıyla birlikte kendi idarelerinde olan Menemen Belediyesi'nin çıkardığı işçilerin çadırını da ziyaret etsin ve 11 aydır kaç kişiyi işten çıkardıklarını sorsun.'' diye konuştu.
Eviniz camdansa; başkasının penceresine taş atmayacaksınız...
31 Mart seçimlerinin ardından birçok CHP'li ilçe belediyesinin işçi çıkarmaları ve sürgünlerle gündeme geldiğini vurgulayan AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli, ‘’Bergama Belediyesi'nin haklı gerekçelerle çıkışını verdiği 3 kadın işçinin kollarını kaldırıp, direniş pozları veren, 'sözde emek dostluğu' gösterisinde bulunanlara tavsiyem; kendilerine dönüp baksınlar. Kemalpaşa, Menemen, Menderes, Torbalı, Selçuk, Ödemiş başta olmak üzere; yüzlerce işçiyi kapının önüne koyan, çalışanlarına mobing uygulayan, kendi partisinden devraldığı koltuğa oturunca, belediye çalışanlarını halef-selef diye ikiye ayıran bizzat kendileridir.'' diye konuştu.
CHP'li belediyelerin aylardır toplu işçi çıkarmaları, baskı ve sürgünlerle kendi partileri içinde de tartışıldığını ifade eden AK Parti İl Başkanı Sürekli, ''Anadolu'da 'Evin camdansa başkasının penceresine taş atmayacaksın.' derler. Karneleri ortada... CHP'li Torbalı Belediyesi'nden 500'e yakın işçinin, CHP'li Menderes Belediyesinden 200'ün üzerinde işçinin, CHP’li Çiğli Belediyesi’nden 30'a yakın işçinin, CHP'li Menemen Belediyesi’nden daha geçtiğimiz günlerde yine 40'a yakın işçinin, işten çıkarıldığını biliyoruz. Bir dahaki fotoğrafı, CHP'li belediyelerin mağdur ettiği işçilerin çadırlarından bekliyoruz. CHP’li belediyelerin maaşlarını veremediği emekçinin, elektriği kesik evine de uğramalı. Bu sözde, buram buram reklam kokan çıkışları gerçekten kabak tadı verdi. Böyle olmadığını iddia ediyorlarsa da, demogoji yapmak yerine; kendi belediyelerindeki işçi kıyımlarının, sürgün ve kızakların envanterini çıkarsınlar. Kaç emekçiyi, hangi gerekçeyle mağdur etmişler, incelesinler. Gerçekten, emekten yanalar ise aynı direnişi onlar için de göstersinler. O zaman belki kamuoyu ikna olur.''
Ben de kendisini davet ediyorum...
Başkan Sürekli; Cumhurbaşkanı'nın; "Biz kurulduğumuzdan beri milletimizin karşısına hizmetlerimizle, başarılarımızla, icraatlarımızla, başarılarımızla çıktık." sözlerini hatırlatarak İzmir için yine taş üstüne taş koymaktan heyecan duyduklarını ifade ederek mevkidaşı CHP'li Deniz Yücel'i Kuzey Ege Otoyolu'nun açılışına davet etti. AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli, sözlerini şöyle sürdürdü; " Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Sayın Erdoğan'ın davetine genel başkanları ne karşılık verir bilemem. Ama ben, mevkidaşım Sayın Yücel'i açılışımıza bizzat bekliyorum. Çünkü bu yatırım İzmir için yaptığımız bir yatırım. Duyduğumuz heyecan İzmir için duyduğumuz bir heyecan. Ortak olmalı diye düşünüyorum. Biz hiçbir zaman ortak akıldan, ortak hareketten kaçmadık. Söz konusu ülkemizse, şehrimizse; her zaman yan yana durmayı biliriz. Meyve veren ağacı taşlamakla ne kök sökebilirsiniz ne de dal kırabilirsiniz."