Beraberindekilerle köy kahvesinde vatandaşlarla buluşup sohbet eden Kılıçdaroğlu, daha sonra vatandaşlara seslendi.

Kılıçdaroğlu, seçimden önce geldiği Kabakoz köyünü seçim sonrası da ziyaret etmeye söz verdiğini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve muhtarlar arasında çok iyi bir ilişki olacaktır. Her mahallede yaşanan sorunlar muhtarlar aracılığıyla Büyükşehir Belediyesine aktarılacak ve sorunların çözümüne katkıda bulunacaklar. İstanbul çok güzel bir şehir, sizler de çok güzel bir doğada yaşıyorsunuz. Bu doğanın bozulmaması lazım. Burada insanların huzur içinde yaşaması lazım. Sizin Şile bezi gibi çok önemli ve değerli bir markanız var. Sadece Şile, İstanbul ve Türkiye için değil, dünyada bilinen bir marka. Bu markanın büyümesi lazım. Burada Şile bezi üzerine bir kooperatifleşme olursa herkes çalışır, üretir ve kazanır. Türkiye'ye de örnek olur."

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da Şile'nin kırsalının oldukça geniş olduğunu söyledi. 57 köyünün tamamında bir planları olduğunu vurgulayan, İmamoğlu, şöyle devam etti:

"Nasıl bir gelişme planı yapacağımızı hep beraber konuşarak organize edeceğiz. Katılımcılığı esas alıyoruz. Muhtarlarımız mutlaka bizimle aynı masada olacaklar. Bu ortak kararı oluştururken İstanbul'un genel felsefesinin de dışına çıkmadan yapmalıyız. Bu yönüyle yeni köylerimiz yeni adlarıyla mahallelerimiz hem hizmet alacak hem de aldıkları hizmet buralarda bir üretime dönüşecek. Kimi yerde tarım, kimi yerde hayvancılık, kimi yerde turizm olacak. Kırsalda refah seviyesini yükseltmiş olacağız. İstanbul'a yakışan işler yapacağız."

"Türkiye'yi de teröre teslim etmeyeceğiz"

Kılıçdaroğlu, kahve sohbetinin ardından bir gazetecinin, "Sayın Erdoğan'ın bir açıklaması oldu. 'Bu aziz şehrin (İstanbul) bölücü örgütün destekçilerine peşkeş çekilmesine mani olacağız.' Kayyum tartışmaları olurken bu sözü nasıl değerlendiriyorsunuz, bunun bir kayyum göndermesi olduğuna inanıyor musunuz?" şeklindeki sorusunu, "O hiç meraklanmasın. Biz sadece İstanbul'u değil, Türkiye'yi de teröre teslim etmeyeceğiz." diye yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, sorunun, "Bu açıklamanın bir kayyum göndermesi olduğuna inanıyor musunuz?" şeklinde tekrarlanması üzerine şunları kaydetti:

"Ona sorun. Beni de eleştiriyor. Beni eleştiriyor ama benimle aynı televizyon ekranına çıkmaya cesaret edemiyor. Niçin? Vatandaşıma özellikle de AK Partili kardeşlerime soruyorum. Ben bu ülkede huzur istiyorum, herkesin rahat yaşayabileceği bir hayat istiyorum. Kavga istemiyorum, siyasette de kavga istemiyorum. Benimle kavga edecekse ağız dalaşına gerek yok. Çağırır beni bir televizyon kanalına, dünya kadar televizyon kanalı var. Çıkarız oraya o bana soruyu sorar, ben ona cevap veririm. Ancak benim de ona soru sorma hakkım olmalı. Kendisi duyar inşallah bunları."

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, "Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok kişi insan yüzüne çıkamaz." sözlerinin sorulması üzerine de "Siz nasıl yakından izliyorsanız biz de yakından izliyoruz." şeklinde konuştu.

AA