Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, İzmir Enternasyonal Fuarı'nı (İEF) geçen yıl 1,2 milyon kişinin ziyaret ettiğini, bu sene daha fazla katılım beklediklerini belirterek, İzmir'in Türkiye'nin dünyaya açılan kapısı olma özelliğini güçlendireceklerini söyledi.

İEF'nin 88. kez kapılarını açması nedeniyle Kültürpark Açıkhava Tiyatrosu'nda düzenlenen törende bir konuşma yapan Pekcan, 1. İktisat Kongresi'nde alınan kararlar sonrası Türkiye'nin ilk ticari fuarı olarak düzenlenen İEF'nin kendisi gibi Egeliler için anlamının çok özel olduğunu belirterek, "Çocukluğumuzda bir bayramlarda bu kadar sevinirdik bir de fuar açılışında." dedi.

Pekcan, bu yıl partner ülke olan Çin'in yıllık 23,6 milyar dolarlık ikili ticaret hacmiyle Türkiye'nin en önemli üçüncü ticaret ortağı konumunda bulunduğuna işaret eden Pekcan, "Bu katılım, gelecekteki dengeli ve sürdürülebilir işbirliklerimiz için önemli altyapı oluşturacaktır." diye konuştu.

Fuar öncesi Türk iş dünyası ve konuk temsilciler arasında yapılan ikili görüşmelerde önemli anlaşmalara imza atıldığını dile getiren Pekcan, "Artık Çin ile birlikteliğimizi sadece ticaret ortaklığı değil yatırım ortaklığı yönüne çevirme noktasında ilk adımları atmış bulunuyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Fuar kapsamında düzenlenen İzmir İş Günleri etkinliğinde İzmir ile Çin’in kardeş şehri Chengdu arasında bir mutabakat zaptı imzalandığına işaret eden Pekcan, şu değerlendirmede bulundu:

"Fuarda bu yıl 40 ülkeden 13 bakan, 5 bakan yardımcısı, 191 resmi katılımcı olmak üzere 500 yabancı konuğumuz var. Onlarla bir araya gelmenin heyecanını yaşıyoruz. İzmir Fuarı'nın ilave etkinlikler ile programını zenginleştirmek için gösterdiğimiz çabayı sürdüreceğiz. Böylece İzmir'in Türkiye'nin dünyaya açılan kapısı olma özelliği daha da güçlenecektir. Geçen yıl fuarı 1,2 milyon kişi ziyaret etmiş, bu sene inşallah daha fazla katılım bekliyoruz. Temel hedefimiz İzmir'in büyük potansiyelini dünyaya tanıtarak sahip olduğu tüm kapasiteyi harekete geçirmek ve böylece İzmir’i hak ettiği gibi Doğu Akdeniz’in iş ve ticaret merkezi haline getirmektir.”

"Güçlü bir sosyal devlet inşa etmemiz gerekiyor"

Açılış törenine katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dünyanın en güzel coğrafyasında yaşadıklarını belirtti.

Huzur içinde, birlikte yaşamak istediklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, farklı görüşler olabileceğini, hepsine saygı duyulması gerektiğini vurguladı. 

Kılıçdaroğlu, bir arada huzurla yaşamak istediklerini ifade ederek, "Gazi Mustafa Kemal savaş meydanlarından Cumhuriyeti kurma sürecine geldiğinde ekonomi, enflasyon, kur nedir bilmiyordu. Ülke perişan vaziyetteydi. Sıtma gibi hastalıklardan binlerce kişi hayatını kaybediyordu. 'Nasıl kalkındıracağız' diye düşündüler ve İzmir İktisat Kongresi'ni topladılar. Çünkü Mustafa Kemal şunu söylüyordu; savaş meydanlarında kazanılan zaferler ekonomik zaferlerle taçlandırılamazsa bağımsızlığımızı koruyamazsınız." diye konuştu.

Osmanlı'nın sanayi devrimini kaçırdığını, ardından sanayi devrimini yakalayan bir sürecin içine doğru girildiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, bunu Kurtuluş Savaşı'nı yapan kahramanların yaptığını anlattı.

"Birbirimiz daha rahat dinleyebilmeliyiz"

Kılıçdaroğlu, hep beraber Türkiye'yi bir yerlere ulaştırmak gerektiğini belirterek şöyle konuştu:

"Bunun hedefini de aslında Gazi Mustafa Kemal söyledi, 'çağdaş uygarlığı yakalamak ve onu aşmak'. Hepimizin ortak amacı budur. Bu bağlamda hepimize düşen görevler var. Az önce burada modernize edilen halk oyunlarımızı izledik. Türkiye'nin her bölgesinden oyunlar... Büyükle keyifle izledik. Ama düşüncelerimizi de aynı keyifle dillendirmek zorundayız. Düşüncelerimizi aktarırken bir yerlerden çekinmemek durumundayız. Huzur içinde aktarılmalı. Birbirimiz daha rahat dinleyebilmeliyiz. Bunu yapacağız, yapmak zorundayız, beraber yapacağız. Genç Türkiye Cumhuriyeti, kaçırılan sanayi devrimini yakalamak için 1925'te Kayseri'de uçak fabrikasının temelini attı. 9 yıl sonra 1934'te Kayseri'de üretilen uçak Ankara'ya iner. İkinci fabrikamız Eskişehir uçak fabrikası kapanıncaya kadar 100'den fazla uçak ihraç eder. Bizim müzemizde Türkiye'de üretilen uçak yok ama Danimarka'daki müzede Türkiye'de üretilen ve ihraç edilen uçağımız var, ama bizim haberimiz yok. İzmir İktisat Kongresi'nin temel unsurlarından biri de Kırıkkale'de entegre bir savunma sanayini kurulmasıydı."

21. yüzyılda her alanda üretmek gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Nasıl bir stratejiyle? Önce güzel bir demokrasiyle. Demokrasi, adalet, hukuk, hukukun üstünlüğü, bunları çağdaş ülkelerin standartlarında ülkemize getirmek zorundayız." dedi.

Kılıçdaroğlu üretmenin yetmediğini kaydederek, şöyle devam etti:

"Güçlü bir sosyal devlet inşa etmemiz gerekiyor. Aç ve açıkta kimsenin kalmadığı, kişi başına gelirin yüksek olduğu bir Türkiye, en büyük hayalimiz budur. Bütün bu çalışmaları, devrimleri sürdürülebilir kılmak. Dünya sürekli gelişiyor, Türkiye bütün bu gelişmeleri yakalamak, yeni buluşlarla dünya kültürüne katkıda bulunmak zorundadır. Yapabilir miyiz, elbette yapabiliriz. 1925'lerde uçak yapabiliyorsak 1940'larda uçak ihraç ediyorsak bugün bunu yapabilecek birikim ve kapasite var. Bu birikim ve kapasite sürekli artmak zorundadır."

Kılıçdaroğlu, İzmir fuarı ilk kurulduğunda yerli malların sergilendiği bir fuar olduğunu, sonra bu fuara sanayi ürünlerinin de gelmeye başladığını, daha sonra dünyaya açıldığını sözlerine ekledi.

Diğer konuşmacılar

Çin Halk Cumhuriyeti Ticaret Bakanı Yardımcısı Li Chenggang, İzmir'deki fuara katılmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirterek, 3 kıtanın birleştiği noktada yer alan Türkiye'nin dünya ticaretinde önemli bir köprü olduğunu, İzmir'in kadim İpek Yolu'nun deniz ve kara güzergahının kavşak noktasında yer aldığını kaydetti. 

İzmir Enternasyonel Fuarı'nın Türkiye'nin dünyaya açılmasında ve dünya ile güçlü ilişkiler geliştirmesinde önemli bir rol oynadığına dikkati çeken Li, ülkesinin öteden bu yana İzmir Enternasyonel Fuarı'nın önemli katılımcısı olduğunu, bu yılda "partner ülke" olarak güçlü bir heyetle İzmir'e geldiklerini aktardı.

Hindistan Büyükelçiliği Misyon Şefi Yardımcısı Vanaja Thekkat da Türkiye ile Hindistan'ın tarihten bu yana güçlü ekonomik ilişkileri olduğunu, tarihten gelen bu güçlü ilişkileri 88. İzmir Enternasyonel Fuarı ile daha ileriye taşımak istediklerini söyledi. 

Ülkesindeki yatırım potansiyellerine değinen ve yabancı yatırımlara sağlanan avantajları anlatan Thekkat, fuara katılan Hint şirketler ile Türk şirketlerinin yapacağı iş birliğinin iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin güçlendireceğini ifade etti. 

İzmir Valisi Erol Ayyıldız ise İEF'nin İzmir'in sosyo ekonomik gelişmişliğinin temel dinamiklerinden biri olduğunu, kentle özdeşleştiğini dile getirdi.

Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan da İEF'de "onur konuğu" il olarak bulunmanın gurur kaynağı olduğunu belirterek, küresel rekabet gücünün artırılmasında küresel düzeydeki bu buluşmaların önemine dikkati çekti.

Kahramanmaraş'ın EXPO 2023'e aday olduğuna değinen Özkan, bu fuarın Kahramanmaraş'ın bilinirliğini, marka değerini artıracak tanıtım seferberliğinin başlangıcı olacağını kaydetti.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de fikri temelleri 1923'teki İktisat Kongresi'nde atılan fuarın yaşamaya devam ettiğini belirterek, Türkiye'nin aydan gelen bir taşı burada gördüğünü, 1940'da milli piyangonun ilk kez burada çekildiğini, polyester kumaş ve kot pantolonun burada tanındığını, yürüyen merdivenle fuarda tanışıldığını ifade etti.

88 yıldır Türkiye'nin dünyaya İEF'den açılan pencereden baktığını, dünyanın da Türkiye'yi bu pencereden gördüğünü kaydeden Soyer, İzmir'in batının doğuya temas ettiği, doğunun da batıyı gördüğü ilk pencere olduğunu söyledi.

Açılışta Çin Halk Cumhuriyeti sirk ekibi ile Anadolu Ateşi dans topluluğu gösteri sundu.

Konuşmaların ardından partner ülke Çin Halk Cumhuriyeti, odak ülke Hindistan ve onur konuğu iller İstanbul ve Kahramanmaraş'ın temsilcilerine plaket verildi. 

Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından protokol üyeleri, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İstanbul, Hindistan, Çin'in stantları gezdi.