GERİLİM ÜÇGENİNDE'Kİ KURT GAZETECİ
GERİLİM
ÜÇGENİNDE'Kİ
KURT GAZETECİ
O Ankara’nın ses getiren, ülkede gündem oluşturan manşet haberlerinin efsane imzasıydı.
Müthiş enerjikti.
Binlerce haberini adeta canını dişine takarak, yaşayarak yapardı.
Neredeyse ya Ankara Adliyesi’nden ya da Ankara Emniyeti’nden haberlerle meslektaşlarını hep atlatandı.
Muhteşem fotoğraflar da çekerdi.
Birlikte 12 yıl Hürriyet'in Ankara temsilciliğini yapan Sedat Ergin onu şöyle tarif ederdi;
“Çalışmaktan büyük keyif aldığım, gazetecilik heyecanını hiçbir zaman kaybetmeyen, en zor işleri kotaran, usta muhabirdi Nurettin Kurt.”
Yol arkadaşlarından yine Hürriyet’te birlikte haber peşinde koştuğu Toygun Atilla’ya göre Nurettin Kurt “Konuştuğunuz andan itibaren güzel enerjisini size geçirirdi.
Yüzünüzde tebessüm oluştururdu.
Müthiş bir muhabir, çok iyi gazeteciydi.
Yaptığı haberler yıllarca unutulmaz.”
O, hepimizin
“Arap Nuro” suydu,
Nurettin Kurt’tu!
Günaydın Gazetesi’nde beraber çalışmıştık.
O, “kitabına verdiği isimdeki gibi;
“Gerilim Üçgeninde Kurt Gazeteci” ydi!
xxxx
“Makam aracı 1 milyon TL. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’ e Diyanet Vakfı bütçesinden 1 milyon TL’ ye Mercedes S500 model makam otomobili alındı. Vakıf ayrıca genel müdürler için 14 adet Toyota satın aldı. “
Bu haberi yaptı, ardından 27 yılını verdiği Hürriyet’ten kovuldu!
Ali Erbaş’ın “Araba almaktan korkuyoruz” sözlerine de sosyal medya hesabından
“Ben kovuldum, artık alabilirsin” yanıtını verdi.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin(TGC)
8 Mayıs 2018’deki töreninde ödülünü aldıktan sonra şu cümlesiyle ayakta alkışlanmıştı;
“Benim zamanımda yani işe başladığımda ödül alanlar takdir ediliyordu, şimdi işten kovuluyor…”
Kurt, 2017’de Hürriyet’ten ayrılırken
“Mecburen emekli oldum” diyerek şunları söylemişti:
“30 yıllık meslek hayatımda Sedat Simavi (2008) başta olmak üzere Avrupa Birliği araştırmacı gazetecilik ödülü (2014), yedi defa Gazeteci Barış Selçuk ödülü, iki kez Çağdaş Gazeteciler Cemiyeti ödülü,
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başarı ödülü ve onlarca benzer ödüle layık görüldüm.
Sadece gazetecilik yaptığım için üç kez (gizliliği ihlal suçundan, toplam 3 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldım) bunlar benim şeref madalyalarımdır.
Tekrar dünyaya gelsem yine aynı mesleği yaparım. Paylaşmak zorunda kaldım, sağlıcakla nice güzel günlerde görüşmek dileği ile.
Tabii ki 27 yıl görev yaptığım Hürriyet gazetesinden mecburen emekli oldum.
Emeği geçen herkese çok teşekkürler, sağlıcakla kalın.”
xxxx
Büyük emek verdiği kitabının arka kapağındandır şu ifadeler;
“Gazete okuyucusunun büyük bir bölümü önüne gelen haberi okur. Fotoğrafa bakar.
Ancak o haber ortaya nasıl çıkmıştır veya o fotoğraf nasıl çekilmiştir bilmez. Oysa o haber ortaya çıkarken nice acı-tatlı, güzel-çirkin, İlginç, hatta inanılması güç olaylar yaşanır.
Nurettin Kurt da meslek yaşamında haber uğruna birçok kez hayatını riske attı.
Defalarca dayak yedi. Birçok kez fotoğraf makinesi ve flaşı kırıldı. Hapse düştü.
İran hükümeti
Nurettin Kurt hakkında Türk hükümetine nota verdi.
Nurettin Kurt bu kitapta meslek anılarını, zaman zaman bazı sırlarını okuyucusuyla paylaşıyor. Meslek yaşamı boyunca karşısına çıkan ve unutulması mümkün olmayan, yaşadığı olayları aktarıyor.
Okurken bazen gülecek, bazen hüzünleneceksiniz. Bazı öyküleri okurken "Olmaz böyle şey" diyeceksiniz.
Ama hepsi gerçek. ”
xxxx
Usta Şair Enver Gökçe’nin izniyle;
“Gitti vadesiz gencecikken Arap Nuro! /
Ölüm, adın kalleş olsun!“
Onu; basının yüz akı,
onurlu yürekli gazeteciliğin iftiharı olarak anımsayacağız.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.