Lozan barış antlaşması, Kurtuluş savaşının devamı niteliğinde ve yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurtarıcısı olan antlaşmadır. Türk milletinin işgal devletlerine karşı kazandığı en büyük siyasi zaferidir. Osmanlı’nın Sevr anlaşmasıyla adeta teslim ettiği vatan topraklarının yeniden kazanılması ancak Lozan barış antlaşmasıyla mümkün olmuştur. Lozan barış antlaşması bu ülkeyi cephede canı pahasına korumuş ve askeri bir zafere imza atmış olan gerçek kahramanların, gerçek devlet adamlarının bu ülke için verdikleri onur mücadelesinin de zaferidir. Bu tarihi antlaşma Misakı milli sınırlarına yeniden dönüşün, uğruna yüz binlerce şehit verilmiş vatan topraklarının geri alınmasının destansı mücadelesi ve modern Türkiye cumhuriyetinin dünya’ya ilanıdır.. Lozan antlaşması, bugün sahip olduğumuz bağımsızlığımızın, kapitülasyon denen sömürü düzeninin sonu demektir. Kurtarıcımız ve kurucumuz Mustafa Kemal Atatürk’ün benzersiz liderliği ve eşsiz devlet adamlığı, Türkiye’yi Lozan barış antlaşması için masa da eli güçlü olan taraf haline getirmiştir. Ancak Atatürk’ün görevlendirdiği, askeri alandaki büyük başarısını devlet adamlığında ve dış siyasette sürdüren İsmet İnönü’nün, gücünü milletten alan dirayetli duruşu da bu antlaşmanın hayata geçirilmesindeki en önemli etken olmuştur. İsmet İnönü ““ Bütün medeni milletler gibi hürriyet ve istiklal istiyoruz” diyerek, Türk milletinin kararlılığını ve sesini tüm dünyaya duyurmuştur. İnönü, haklı olarak Lozan kahramanı unvanını kazanmış, eşsiz bir devlet ve siyaset adamlığı göstererek milli mücadelenin, masa başında kazanılan bu zaferle taçlandırılmasını sağlamıştır.

LOZAN ÖRNEK ALINSA BUGÜNKÜ DURUMDA OLMAZDIK

Özellikle AKP iktidarı süresince 24 Temmuz tarihinin önemine uygun bir şekilde anılmadığını ifade eden CHP İl Başkanı Yücel “ Üzülerek ifade ediyorum ki, son 17 yıldır Türkiye’de sıklıkla gördüğümüz gibi basiretsiz, ciddiyetsiz ve hatta kabadayı ağzıyla yürütülen dış politika dünyadaki saygınlığımıza büyük zarar vermiş,ekonomik ve siyasal anlamda büyük zaaflara yol açmıştır. Bu iktidar süresince Lozan barış antlaşmasının kahramanlarına dil uzatılmış, dünya siyasi tarihinde benzersiz bir yere sahip olan bu antlaşma, adeta unutturulmaya çalışılmış, gerektiği gibi anılmamış ve anlatılmamıştır. Oysaki devlet idaresi ve dış politikada yaşanan büyük zaaflar ve yapılan korkunç hatalar, sadece Lozan barış antlaşması süreci örnek alınarak bile önlenebilirdi. Eğer o süreç örnek alınsaydı ülkemiz dış politikada bugünkü kaosları yaşıyor olmazdı” dedi.

LOZAN ANTLAŞMASI VE KAHRAMANLARINA SAHİP ÇIKACAĞIZ

Türkiye’nin bağımsızlığını kazanması yolunda verilen savaşların, kazanılan zaferlerin ve yapılan antlaşmaların unutturulmasının mümkün olmayacağını söyleyen Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü.

Bu millet cumhuriyetin nasıl kazanıldığını, Atatürk ve silah arkadaşlarıyla birlikte, tüm milletin nasıl bedeller ödemek zorunda kaldığını asla unutmadı, unutmayacak. Zaman zaman birileri tarafından milli bayramlarımızın ve ulusal kahramanlarımızın unutturulmaya, değersizleştirilmeye çalışılarak, yerlerine başka kutlamalar ve sahte kahramanlar konulmaya çalışılması bizleri yıldırmadığı gibi, milli kazanımlarımıza daha fazla sahip çıkma konusunda kamçılamaktadır. Tıpkı milli bayramlarımıza sahip çıktığımız gibi, milli onurumuzun teslimi anlamına gelen Lozan barış antlaşmasına ve onun kahramanlarına da sonuna kadar sahip çıkacak, minnet ve özlemle anarak yaşatacağız. Lozan barış antlaşmasının 96. yıl dönümünde vatan topraklarımızı yeniden kazanarak, özgürlüğümüzü ve bağımsızlığımızı resmileştiren ve Türk milletine saygınlığını yeniden kazandıran Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü, İlk Başbakanımız ve Lozan kahramanımız İsmet İnönü’yü ve tüm şehitlerimizi minnet ve rahmetle anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.