BASİFED:'İZMİRLİLER UCUZ VE KALİTELİ HİZMET ALMALI'
Soyer'de katıldı
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu’na (BASİFED) bağlı İş dünyası temsilcileri bir araya geldi. Görüşmede, İzmir halkının daha ucuz ve kaliteli hizmet alması için Merkezi hükümetin sağlayacağı destek ve teşviklerle sürece katkı koymasının faydalı olacağı dile getirildi.
Enflasyon ve yüksek döviz kuru nedeniyle halka hizmet amacıyla çalışan belediyelerin borç yüklerinin arttığını ve enerji ve akaryakıt giderlerinin de yükselmesi nedeniyle belediye hizmetlerine zamların kaçınılmaz olduğunu vurgulayan BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı, Hükümetin vatandaşlara destek olmak amacıyla bu konuda bazı indirim ve teşvik uygulamalarını devreye alabileceğini kaydetti.
İndirim yapılmalı, teşvik verilmeli
Kasalı, yüksek enflasyon nedeniyle zor bir dönemden geçen vatandaşlarımızın daha fazla zorlanmaması, yeni zamlarla karşılaşmaması ve daha ucuz ve kaliteli hizmet alması için belediye ve Hükümetin birlikte çalışarak çözüm üretmesinin daha yararlı olacağına inandıklarına işaret etti.
“Vatandaşlar yeni zamlarla karşılaşmamalı”
Yükselen kurlar belediyelerin dövizle yaptıkları borçları da artırdığına dikkat çeken Kasalı, “Belediyelerin bu noktada zam yapmadan hizmetlere devam edebilmesi için desteklenmesi gerekiyor. Yüksek enflasyon nedeniyle zor bir dönemden geçen vatandaşlarımızın daha fazla zorlanmaması ve belediye hizmetlerinde yeni zamlarla karşılaşmaması için Belediye ve Hükümet işbirliği yapmalı, İzmir halkının belediye hizmetlerine daha ucuz ve kaliteli olarak ulaşması çok önemli. Hükümetimizin doğrudan vatandaşlarımızın bütçesine hizmet edecek indirim ve teşvikler konusunda gerekli adımları atacağına inanıyoruz. Bu konuda da iş dünyası olarak üzerimize düşen bir görev varsa seve seve elimizi taşın altına koyarız” dedi.
“Borçlar bütçenin yarısına ulaştı”
Toplantıda iş dünyası temsilcilerini bilgilendiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise Dövizdeki yükseliş ve enflasyon nedeniyle Euro cinsinden ödemelerin zorluk yarattığını söyledi. Soyer, “Bizim yurt dışı borçlarımız 2030 yılına kadar vadelendirilmiş durumda. Planlamamıza göre şubat ayındaki yurtdışı ödemelerimiz belediyemizin gelirlerinin yüzde 10’una denk gelmesi beklenirken, dövizin durumu ve enflasyon nedeniyle bu rakam yüzde 50’le çıktı. Bu sürdürülebilir değil” dedi.
Soyer: “Ekmek, su ve yol en önemli üçlü”
Bu noktada çözüm arayışına girdiklerini ve ilk etapta merkezi hükümete bir çağrı yapmayı uygun gördüklerini ifade eden Soyer, “Çağrımızın 3 temel başlığı var, ulaşım su ve ekmek. Toplu taşımada kullandığımız mazottan KDV ve ÖTV’nin kaldırılmasını istedik. Biz ticari faaliyet yürütmüyoruz, hizmet sunuyoruz. O zaman KDV ve ÖTV’nin kullandığımız mazottan düşürülmesi halka hizmet anlamına gelir. Diğer konu su üretimi.Su üretimimizin en temel maliyetini elektrik oluşturuyor. Elektrik tarifelerindeki değişiklik bizi de etkiledi. En azından su üretiminde kullanılan elektriğe farklı bir tarife beklentimiz var. Diğer konu da halk ekmek için Toprak Mahsulleri Ofisi’nden aldığımız un ve lojistik konusu. Burada da uygun bir destek istiyoruz” diye konuştu.
Şu şartlarda maliyeti kurtarması için ulaşıma, suya iki katı zam ve halk ekmek uygulamasından vazgeçilmesi gerektiğini vurgulayan Soyer, “Ancak biz halka hizmet için bu koltukta oturuyoruz. Enflasyon altında son derece zor şartlar içinde bulunan halkımıza bir de biz zam yapmak istemiyoruz” diye
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.